Aferin Bana

Yenilik Heyecanı ve Yaman Özlemi

Birkaç gündür evin içinde taşınmaca oynuyoruz.

Bu eve ilk taşındığımızda aşağıdaki komşumuza çok fazla ses gitmesin ve çarpık bacaklı ördeğimizin bacakları kayarak zarar görmesin diye odalar ve salonu halı kaplatmıştık.
Salon için seçtiğimiz halı her ne kadar grintili çıkıntılı değişik ve güzel bir halı olsa da renk olarak köpekli bir eve uyacak en son halıydı. Evet doğru tahmin, beyaz.. Hadi tam beyaz demeyelim, krem rengi olsun.. Ama bu beyazımsı halımız toplam bir sene içerisinde çeşitli köpek çişleri ile desenlendi, farklı köpek patileriyle yeni renkler edindi ve tanınmaz hale geldi..
Duck bile banyo sonrası tüylerim kirlenecek endişesi ile halının rengine bakıp bakıp başka bir odaya gidip yatınca artık değiştirelim dedik..

Yeni halı kesinlikle yatak odamızdaki halı gibi basit bir halı olmalıydı. Grintili çıkıntılı halıların arasna çeşitli köpeksel atıklar sıkışıveriyor, dyson animal promuz da henüz yok..
Renk olarak da bir önceki gri olmuştu, demek gri bizim için uygun bir halı dedik ve gittik gri, dümdüz bir halı aldık. Böyle bir halıyı eminim salonda kullanan ilk bizizdir ama olsun, değişik oldu. Çok sert hatlı asi bir evimiz var artık.

Yenilik meraklısı Duck delirdi tabi heyecandan. Hem yeni bir şey, hem halı, hem de tertemiz..
Biz Yamanla sermeye çalıştıkça Duck da her türlü uzvunu halıya sürtmekle meşguldü.

"Ooh biraz kafamı, ooh popomu da süreyim, aman biraz da kulaklarımı kaşıyayım, sırt üstü de yuvarlandım mı oh tamamdır." şeklinde bir gününü geçirdi.

Griye beyaz gibi herşey uymuyor tabi, gittik kocaman beyaz bir sehpa aldık, onu kurarken de Duck sevinçten her türlü tacizini uyguladı saolsun.. Öpücük almalar, yanaklardan ısırık makasları, oyuncak hediye etmeler..

Sehpa iki katlı, biz şimdi ne zaman ortasına yatacak diye beklemekteyiz..

Bir kaç şeyi daha değiştirdik, artık salondan çıkmaz oldu..

Bütün oyuncaklarını salona taşıyor, halının modası hala geçmedi sırt üstü sürüne sürüne oynamak için tabiki de salona geliyor. Kulakları, burnu falan kaşınırsa ilk uğradığı yer artık yeni halı..

Dekorasyon işine de el attı saolsun.
Tenis topları sehpanın orta katına, vikvik oyuncaklar üst kısmına.
Peluşlar da bordo duvarın orada durursa tamamdır!

Ayrıca en sevdiği oda olan Duck'ın odası da eski şekline döndü..
Turuncu koltuğu yatağına dayandı yine, bu nedenle de ayrı bir mutlu.
Ben bilgisayar başındayken o da turuncu koltuğunun bir sağına yatıyor. Ardından bir 5dk geçtikten sonra gelip benden bir öpücük alıp gidip sol tarafına yatıyor. Koltuktan yatağa atlayıp yataktan koşarak koltuğun üstünden zıplayıp yere uçuşlar yapıyor falan, maşallah pek neşeliyiz..

Pazartesi günü yeni birşeyler daha gelecek, bakalım onlara hayranlığını nasıl gösterecek..
Bizim fikrimiz çıkıp üstlerine yatacağı yönünde ama bakalım, oyuncaklarını dizme konusunda da çok başarılı gördüm bu hafta Duck'ı..

Bunca yeni ve eğlenceli şeyin arasında bir de babası gitmese eminim çok daha mutlu olucaktı.

Hayranlıkla Yaman'a bakan Duck


Yaman gittikten sonra klasik söylenti dolu bir gün geçirdik.
Ben çamaşır yıkamak için kıyafetleri makinaya koyuyorum, Duck Yamanınkileri seçip kaçırıyo, mümkünse kendi yastığının altına saklıyor.. Sanki koklayarak uyuyunca bir şey değişiyor..

Akşama kadar idare ediyor ama akşam olduğu halde hala gelmediği için isyanları oynuyor. Camdan ayrılmıyor, bütün araba seslerinde bir telaş cama koşuyor, merdivenlerde en ufak bir ses duysa kapıya koşup alttan kokluyor.. Hala kimse gelmiyorsa homur homur gidip Yamanın pijamasına yatıp öyle uyuyor, komik çocuk..

Bir de araba onun için babaya gidilebilen bir araç oluveriyor.. Gittikten sonra bazen arabanın anahtarının başında dikilir, bana anahtarı göstere göstere.. Normalde hiç yapmaz. Ya da arabada Yaman'ın bindiği tarafa gidip kapıyı aç der gibi kafasıyla bir işaret yaparak dikilip durur.

Bugün arabadan bir kağıt alıp, yürüyerek başka bir yere gidecektim. Her zamanki gibi camdan atlar bir şey olur endişesiyle penceresindeki minderi alıp camı kapayıp, arabanın anahtarını alıp çıktım evden. Dışarı çıkınca hep pencereden bize bakar, biz de parmağımızla bir dk der gibi yapıp bekle deriz hep, bu şekilde de geri döneceğimizi bilir. Buraya kadar herşey normal.
Sonrasında arabayı açtığım için sanırım Yaman'a gideceğim zannetti ve delirdi orda zavallım. Ben daha kağıdı almadan Duck camı açtı, panik şekilde viyaklamalarla kendini atıcakmış gibi demirlere çıkmaya kalkıştı falan.. Tabi ben mecburen eve dönüp camı kapatıp sakinleştirdim öyle çıktım..

Ama yeterince sakinleşmemiş sanırım ki geldiğimde cam yine açıktı. Gerçi tam açmamış, bazen dışarıdaki köpekleri koklamak için de biraz açıyor, o amaçlı gibiydi..

Şimdi Yaman'ın yastığında uyumuş, ışığı açtım ama "ııh" diye bir ses çıkardı, kaçtım.. :)

Yeri değişen turuncu koltuk sefası [Yeni lens deneme çalışmalarım :)]







Bu da arabaya binip babasının yanına gitme derdinde bir ördek..
Arabadaki yerini öğrenmiş, sevmese bile başka çaresi olmadığını bildiğinden orayı açmaya çalışıyor :)

0 yorum: