Aferin Bana

29 Ekim Polonezköy Sefası

Babam evde olunca çok eğleniyoruz demiş miydim?
Evet işte dün yine öyle oldu,
cumhuriyet bayramıymış dün, tatilmiş işe gitmedi babam,
bana da bayram oldu çok eğlendik.

Sabah yürüyüş yaptık babamla, annem bize kahvaltı hazırladı ooh karnimiz da doydu hepbirlikteyiz ne güzel derken bir baktım hadi dak gidiyoruz dediler, ben artık hadi gidelim denildiğinde anlıyorum dışarıya çıkacağımızı çok seviniyorum, sabredemiyorum annemin babamın üstüne atlıyorum, çoraplarını giyerlerken hadi hadi diye itip kakıyorum onları. Neyse hemen giyindiler çıktık dışarıya, bir de baktım ki arabaya biniyoruuuzzz. Aman tanrım çok heycanlıı.

Artık annemin kucağına popom rahat sığamadığı için arkaya oturtuyorlar beni, öne geçmeye çalışsam da babam izin vermiyor zaten, tüy dökme dönemindeyim, arkadaki örtünün üzerine dökebiliyorum sadece tüylerimi, ön tarafa dökünce arabanın kılları çıkmış gibi oluyor, babam kızıyor.

Neyse işte bindik arabaya camları da açtılar benim için, püfür püfür giderken birden trafik sıkıştı, arabalar duruyor falan, hiç hoşlanmadım huysuzlanmaya başlamıştım ki allahtan hemen açıldı trafik. Yemyeşil yollardan götürdü babam bizi, çok güzel yerler hadi hadi ne zaman arabadan inip de koşucaz diye düşünürken geldiik. Annem önce iniyor, sonra arka kapıyı açıp tasmamı takıyor öyle inebiliyorum arabadan, aman tanrım sabır küpüyüm ben resmen, hangi köpek dayanır bu kadar uzun süreye, dua etsinler ki zor tutuyorum kendimi de atlamıyorum hemen. ( gerçi bir iki defa atlayıp kaçmışlığım var hihihihi )

Doğal yürüyüş parkı mı neymiş yürüdüğümüz yerin adı, polonezköyde bir yer. Ben polonezi sucuk markası sanıyordum hihihi. Yürüyüş yaptığımız yola girerken üç tane köpekle karşılaştık, sahipli ama tasmasız olanlardan, çok tatlılardı. İnşallah ben de bir gün öyle tasmasız dolaşacağım.

Bir tane dişi labrador vardı iki tane de kocaman rotvaylır abi, koklaştık koklaştık sonra onların sahibi geldi gitmek zorunda kaldılar.

Böyle bir sürü kurumuş yaprakların olduğu, yumuşak topraklı, her tarafı ağaç kaplı çook güzel bir orman yolundan yürümeye başladık. Ben çok heycanlandım laylaylom gidiyordum ki güneşli bir yer vardı banklı, orda birkaç kişi oturuyordu, ben onlara koşarken babamlarla konuşmaya başladılar, meğersem tanıyorlarmış, arkadaşlarıymış. Oleey oleey diye sevinçten zıpladım hopladım kokladım falan, bana bir tane kocaman sopa verdiler, onu kemiricek yer aradım kendime. Heryere bakındım ama evdeki gibi sıcak, yumuşak ve temiz hiçbir yer bulamadım. Napiim dayanamadım artık oturdum o soğuk çamurlu toprağa, popom üşüdü ama sopa güzelmiş iyi kemirdim ooh. Sonra hadi kalk yürüyelim dediler, yine o yolda yürümeye başladık. İlk başta çok güzeldi bir sürü yokuş aşağı yürüdük ama sonra yürü yürü bitmedi hem de yokuş çıkmaya başladık. Ben zaten koca popoluyum o kadar yokuş çıkamam ki diye kara kara düşünürken birden başka bir yola çıktık, kocaman kocaman köpekler vardı, tellerin arkasından beni yiyecekmiş gibi havlıyorlardı, şişko olan metal telleri koparmaya başladı, az kalsın geliceklerdi yanıma parçalayacaklardı beni. Öyle korktum ki, çişimi nasıl yapmadım bilmiyorum. Neyse ki annem babam yanımdaydı, onların kucağına zıpladım beni kucaklarına almadılar gerçi ama olsun yanımdalardı hep, sonra bir tane kapı varmış babamın arkadaşı murat abi fark edip hemen kapattı o kapıyı da yanıma gelemediler, kurtuldum. Ama öyle korktum ki bir de o yorgunluğun üstüne hiç yürüyecek halim kalmadı. Neyse ki herkes yorulmuş da hemen bir yere oturduk.

Oturduğumuz yer de öyle güzeldi ki, tahtadan masalar sandalyeler vardı çimenlerin üstünde, heryer et kokuyordu, sucuklar,pirzolalar falan mmmmm... mangal yapıyorlarmış, biz de yaptık. beni de bir kütüğe bağladılar hemen masanın yanında, gölgede yattım babamın ayaklarının oraya, murat abinin ablası da bana bir sürü kemikler, patates kızartmaları, salatalar verdi ooh keyif yaptım. Korktuğum köpekleri de unuttum o kadar yolu yürüyüp yorulduğumu da.
Tam 4 km yürümüşüz dün. Ama tabi ben hızlı hızlı gidip sonra tekrar annemlerin yanına döndüğüm için en az 5 km yürümüşümdür eminiim.
Bir de demet abla vardı, o da gezdirdi beni yemekten sonra ooh. Onunla gezmek çok eğlenceli, ben nereye gidersem oraya gelmek zorunda kalıyor, çekemiyor ki beni hihihi caniim çok sevdim hepsini.
Sonra sonraa murat abi gezdirdi beni,onunla gezerken benimle aynı renkte ama benim 20 katım büyüklüğünde birşeyler gördük, "at"mış isimleri, ay öyle korktum ki kuyruğumu bacaklarımın arasına sıkıştırıp kaçtım murat abinin yanına, atın önünden geçip de babamın yanına gidemedim korkudan.

Yemekten sonra bir de arabaya yürütmezler mi beni, ölüyorum sandım. Neyse ki yolda ufak bir köpek gördük de oynadık azcık, keyfim yerine geldi. Sonra da arabaya ulaştık oooh. Yokuş aşağı giderken babam frene basınca kayıyorum hep bir türlü uyuyamadım o yorgunluğun üstüne diye mırın mırın ağlanırken sonunda geldik evimize, ooh.

Akşam 6da yattım, sabah6ya kadar uyudum. Arada orhun abi geldi galiba tam hatırlamıyorum, annem de ütü yapıyormuş sıcak sıcak korktum falan ama sonra hep odamda uyuyordum.

Hani oturucak sıcak yerler arayıp da bulamamıştım, soğuk topraklara çamurlara oturmuştum ya, hemencecik de üşütmüşüm sabaha karşı bir sürü kustum kustum.
Neyse ki çok iyi insanlar annemle babam da hemen temizlediler, kizmadilar bana, sabah 6da bi daha yatıp bu defa da tam 10a kadar uyudum, anca kendime gelmişim ooh.

Korka korka annemle dışarı çıktık yine o kadar yürütücekmi beni diye düşünürken baktım her günkü yürüyüş yolundayız.Sevindim tabi.. Bir de dişi golden gördük ooh yine keyfim yerinde derken kız havlamaya başladı, allah allaah sanki yedik, bi kokladık diye havalara giriyor bu dişi köpekler. Yanımızda da bekçilerin köpeği arap vardı, o da goldena hava atmak için ensemden azıcık ısırmaz mı, önce anlamadım da sonra korktum vikleye vikleye kaçtık geldik evimize.

Ben ne güzel annemle sarılır uyuruz diye düşünürken uyuyakalmışım, benim uyumamı fırsat bilen annem de hemen kaçmış evden. Çok üzüldüm, üzüntüden annemin kemerini bile parçaladım yani düşün o kadar çok üzüldüm. Neyse ki geldi hemen, bir de baktım ki kemik almış bana..15milyon yıldır görmemişim de özlemişim kadar sevindim geldiğinde, oynadım oynadım, kemiği evde gezdirdiim sonra yine uyuyakalmisim.

Akşam da babam yeni mama getirmiş bana, öyle güzel kii, eski mamam, hem de etli, tavuklu diil, kuyruk sallaya sallaya yedim mamamı.

Hepimiz çok tatlıyız söylemiş miydim?

Hadi ben şimdi akşam yürüyüşüme gideyim de, bakalim yeni köpekler var mı?

Mucikos, şlaps şlops.


0 yorum: